Yalovada Yengemle Yasak İlişki

22 yaşında, enerjik, parlak bir üniversite öğrencisiyim. Hayatı dolu dolu yaşamayı severim, özellikle yaz tatillerinde Yalova’daki dayımların evine sık sık giderim. Orada balık tutar, denize girer, özgürlüğün tadını çıkarırım. Dayımların evi, sakin bir mahallede, denize yakın, huzurlu bir yerdi. Dayım, iş için sık sık şehir dışına çıkar, yengem ise evde yalnız kalırdı. Yengem, Ayla, 50 yaşlarında, kısa boylu, hafif tombul ama taş gibi bir kadındı. Vücudu, yaşına rağmen diri ve sertti; dolgun kalçaları, göğüsleri ve enerjik tavırlarıyla dikkat çekerdi. Çocukları evliydi ve ayrı yaşıyorlardı, bu yüzden evde genellikle yalnız olurdu.

Askere gitmeden iki yıl önce, dayımlara el öpmek için uğramıştım. Kapıyı yengem açtı. Beni görünce her zamanki gibi sevinçle sarıldı, “Hoş geldin, oğlum!” dedi. Dayımı sorduğumda, iş için Bilecik’e gittiğini, akşam dönmeyeceğini söyledi. Evde sadece ikimizdik. Yengem, üzerinde ince bir tişört ve kısa bir şortla dolaşıyordu. Oturup yemek yedik, muhabbet etmeye başladık. Bir ara, gözlerinin sürekli önümde olduğunu fark ettim. Bakışları, sanki beni süzüyor, inceliyor gibiydi. Bu, içimde bir kıpırtı yarattı. Pantolonumda bir hareketlenme oldu, gizlemeye çalışsam da belli oluyordu. Yengem, dolaptan bir bira getirdi, “İç, rahatla,” dedi gülümseyerek. Bira içtikçe, içimdeki arzu artıyordu, ama “Bu yengen, hem de yaşlı!” diyerek kendimi durdurmaya çalışıyordum.

Muhabbet koyulaştıkça, yengemin tavırları daha da rahatladı. Bacak bacak üstüne atıyor, tişörtü göğüslerini sımsıkı sarıyor, kalçaları şorttan taşacak gibiydi. Zihnim bulanmıştı; hem suçluluk hissediyor, hem de ona karşı büyüyen bir arzuyla boğuşuyordum. “Yatacağım,” diyerek odama çekildim. Ama uyku tutmuyordu. Kendi kendime, “Sapıksın sen, oğlum, bu yengen!” diye söyleniyordum. Tam o sırada, kapının önünde bir gölge fark ettim. Gözlerimi kısarak baktım; yengemdi. Uyuyormuş gibi yaptım, kalbim deli gibi atıyordu. Yavaşça yanıma geldi, omzumu hafifçe salladı. Ses çıkarmadım, uyuduğuma inandı. Sonra, inanılmaz bir şey oldu; pijamamın üzerinden yarağımı tutmaya başladı. Şaşkınlık, korku ve zevk aynı anda içimi kapladı. Neden böyle bir şey yaptığını bilmiyordum, ama istediği çok belliydi.

Birden gözlerimi açtım, uyanmış numarası yaptım. Yengem, yüzüme bakarak gülümsedi ve elini çekmedi. Aksine, pijamamı indirdi ve yarağımı ağzına aldı. Sıcak, ıslak ağzı, beni çıldırttı. Dilini başından taşaklarıma kadar gezdiriyor, emerken inliyordu. Artık dayanamıyordum. “Yenge, ne yapıyorsun?” dedim, ama sesim titriyordu. O, “Ssshh, sadece zevk al,” dedi ve devam etti. İkimiz de soyunduk; yengemin vücudu, beklediğimden bile daha diriydi. Göğüsleri dolgun, kalçaları yuvarlaktı. Sırtüstü yatağa uzandı ve “Sok, hadi,” dedi. O an, tüm suçluluk duygularımı bir kenara attım. Yarağımı amına dayadım, ama o kadar azgındım ki, hemen boşalabilirdim. “Tekrar ağzına al,” dedim. Yengem, sanki yılların açlığını giderir gibi yalamaya başladı. Boğazına kadar alıyor, inliyordu. Titremeye başladım, boşalacağımı hissettim. Tam çekilecekken, başını tutup ağzına boşaldım. Spermlerim, ağzını doldurdu; yutkundu, ama gözlerinde hâlâ bir açlık vardı.

“Yine sok,” dedi. Bu kez, amına yüklendim. İnanılmaz bir şekilde inliyordu; sanki 15’lik bir kız gibiydi. “Hızlı, daha hızlı!” diye bağırıyordu. O yaşta bir kadının orgazm olamayacağını duymuştum, ama yengem bambaşkaydı. Defalarca titreyerek boşaldı, ben de ikinci kez amına boşaldım. Banyoya girip yıkandım, sonra bir bira daha açtım. Yengem hâlâ banyodaydı. Birden, “Neden götünü sikmedim?” diye düşündüm. Bu fikir, içimi yeniden ateşledi. Banyoya daldım; yengem, kurulanıyordu. Onu öpmeye, ısırmaya başladım. “Götten olmaz,” dedi, ama ben, “Olmaz dediklerin çoktan oldu,” diyerek güldüm. Bolca tükürükledim, ayakta domalttım. Götü, daracık ve sıcacıktı. Zorlanarak girdim; yengem, “Bırak, acıyor!” diye yalvardı, ama ben durmadım. Çıkarıp tekrar sokuyor, her hareketimde daha derine iniyordum. Zevkten mi, acıdan mı bilinmez, inlemeleri odayı doldurdu. Sonunda, götüne boşaldım; o da titreyerek orgazm oldu.

Sabah, yüzümü yıkamak için banyoya gittiğimde, yengemi yerde yatar buldum. Bir an öldü sandım, panikledim. Ama sadece bayılmıştı; gece o kadar yoğun bir zevk yaşamıştı ki, banyoda sızıp kalmıştı. Onu kaldırdım, yatağa yatırdım. Uyandığında, gülümseyerek, “Beni bitirdin, yaramaz,” dedi. O gün, dayım dönmeden önce bir kez daha seviştik. Bu kez, daha sakin, ama bir o kadar tutkuluydu. Yengem, “Bunu kimse bilmeyecek,” dedi. Ben de başımla onayladım.

O yaz, askere gitmeden önceki son anılarım, yengemle yaşadığım bu çılgın gecelerle doldu. Her Yalova’ya gidişimde, o geceyi hatırlıyorum; yengemin gözlerindeki açlık, inlemeleri ve o daracık götü, hâlâ aklımdan çıkmıyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İstanbul Escort